Türkiye’ye atıcılık tarihinde kadınlarda ilk olimpiyat kotasını kazandıran Şimal Yılmaz ile dünya ve Avrupa şampiyonlukları bulunan Yusuf Dikeç, AA Spor Sohbetleri’nin konuğu oldu.
Atıcılığa hobi amaçlı, 11 yaşında, babasının arkadaşının Antalya’daki poligonunda başlayan Şimal Yılmaz, ortaokulda derslerinin çok yoğun olduğu dönemde yaptığı spor branşının çok faydasını gördüğünü dile getirdi.
Çocukluğundan beri hiçbir zaman silahlardan korkmadığını, atıcılık gibi bir sporun olduğunu duyduğunda da bunun ilgisini çektiğini dile getiren 20 yaşındaki sporcu, “Çevreden ‘Atıcılık, silah, bir kız!’ yorumları alıyorduk ama beni bu yorumlar hiç etkilemedi. Çünkü insanların tutkuları olur, hayatta tutundukları şeyler, benim de tutkum atıcılıktı. İlk elime aldığımdan beri çok hoşuma giden bir şey oldu. Atıcılık, kendimi buldum dediğim yegane sporlardan biri benim için.” diye konuştu.
Poligona girdiğinde kendisini evinde gibi hissettiğini ifade eden Şimal Yılmaz, “Rutine binmiş atış, durduğunuz yer, kolunuzu kaldırdığınız hedef o kadar normal ki doğduğumdan beri yaptığım bir şeymiş gibi.” dedi.
Şimal Yılmaz, Macaristan’ın Györ kentindeki Havalı Silahlar Avrupa Şampiyonası’nda elde ettiği gümüş madalya ve Paris 2024 Olimpiyat Oyunları için aldığı kotaya ilişkin şunları söyledi:
“Macaristan’da gümüş madalya altın olabilirdi. Birinci başladım ilk elemelerde birkaç atışımda düşüklük yaşadım ve ondan kaçtı. Başladığım ortalamayla altın alıyordum. Minik bir bocalama yaşadım ve altın kaçtı gümüş oldu. İlk defa olimpiyat kotası için bir yarışmaya girdim. Finale kaldığında Avrupa Şampiyonası 2 kota veriyordu. Türkiye tarihinde bir ilk olacaktı kadınlar atıcılıkta. Böyle olduğu için inanılmaz heyecanlıydım. Belki 180 nabızla atış yapıyordum o an. Güzel başlayınca, kota alacak mıyım, öyle olacak mı gibi düşünceler geldi aklıma. Zaten o anda bocaladım. Sonra ‘Hayır, bırakmak yok sonuna kadar atacaksın.’ dedim ve böyle oldu.”
“Kendimi buldum dediğim nokta galiba burasıymış”
Çok güzel tepkiler aldığını ancak kendisinde bir şeyin değişmediğini, ilk başlayan amatör sporcu gibi hissettiğini dile getiren Şimal Yılmaz, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Belki olimpiyatlarda madalya alana kadar da bu devam edecek. Olimpiyatta madalya alsam da değişmeyecek. İlk başlama heyecanı var içimde. Çok heyecanlıyım, çok gururluyum, çok mutluyum. Kendimi buldum dediğim nokta galiba burasıymış. Çok ciddi bir dönüm noktası benim için. Bir şeyleri başarabileceğimi anladığım nokta. Antrenörüm babam, spora da beraber başladık. Benim için güzel bir plan hazırladı. Atıcılıkta boks, güreş gibi belli bir sıklette şunu kazanırım diyemezsiniz. O gün nasıl olduğunuza göre değişir. Belki de yüzde 90’ı psikolojik bir spor. O gün günümdeysem, inanmışsam ki inanıyorum, finale girdiğim zaman madalya bekleyebilirsiniz. Finale girmem yeterli.”
Şimal Yılmaz, 8 Mart’ta kutlanan Dünya Kadınlar Günü’ne dair de “Dünyada kadına şiddet eylemleri, kötü olayları çok üzülerek izliyorum, duyuyorum. Bütün kadınlar adına bu madalyayı aldım. Aldığım kotayı kadınlara armağan ediyorum. Dünya Kadınlar Günü’müzü kutluyorum. Kadın olmak çok farklı. Duygu yüklüsünüz, çok fazla şeyi kaldırıyorsunuz, çok fazla şey başarmanız gerekiyor. Ben başardım. Kadınlarımız yılmadan devam etmeli.” mesajlarını verdi.
Tek eksik olimpiyat madalyası
Milli atıcı Yusuf Dikeç, Avrupa ve dünya şampiyonalarında madalyalar kazandığını, tek eksiğinin olimpiyat madalyası olduğunu ifade etti.
Geldiği seviyeyi yeterli bulmadığını dile getiren 51 yaşındaki Yusuf Dikeç, “Sporcu için en büyük başarı, hedef olimpiyattır. Avrupa, dünya çok madalya var ama olimpiyat eksik, inşallah olimpiyat madalyasını alırsak ancak o zaman yeterli bulacağız.” diye konuştu.
Olimpiyat madalyası hedefinin ardından atıcılıkta Avrupa, dünya, olimpiyat madalyaları alacak sporcular yetiştirerek ülkesine hizmete devam etmek istediğini aktaran Yusuf Dikeç, branşa 28 yaşında tesadüfen başladığını, genç sporcuları gördüğünde çok mutlu olduğunu anlattı.
Yusuf Dikeç, Macaristan’da düzenlenen Havalı Silahlar Avrupa Şampiyonası’nda altın madalya kazanan 10 Metre Havalı Tabanca Erkek Trio Milli Takımı’nın şampiyonluğuna dair şunları söyledi:
“Biz takımda üçüncü arkadaşı bulamıyorduk, üçüncü ayağımız hep eksik kalıyorduk. Son yıllarda üçüncü arkadaşı da yakalık ve takım olarak çok iyiyiz. 2021’den 2024 yılına kadar bizim hiç boşumuz yok. Takımımız çok güçlü ve iyi. Bazen bu da yetmiyor, ekip çalışması, iyi planlama gerekiyor. Bu yarışmaya iyi hazırlandık. İyi bir kamp dönemi geçirdik. Çalışmalar ve planlamaların sonucunda bu madalyaları ve kotayı kazandık. Adı üstünde takım çalışması… Biriniz eksik ya da yarım kaldığınız zaman sizi birinin destekleyeceğini bilmeniz güzel bir duygu.”
Çalıştığı askeri kurumdan emekli olan Yusuf Dikeç, antrenör ya da yönetici olmaktansa yapabildiği kadar spora devam etmek istediğini sonrasında da sporcu yetiştirerek, yönetici kadrosunda hizmete devam edeceğini kaydetti.
GÜNDEM
27 Aralık 2024SPOR
27 Aralık 2024GÜNDEM
27 Aralık 2024SPOR
27 Aralık 2024SPOR
27 Aralık 2024GÜNDEM
27 Aralık 2024GÜNDEM
27 Aralık 2024